“Cebinde para olan adam barışın değerini bilir.” Bir Avuç dolar için filmi, 1964, Sergio Leone
“Kürek satabilecekken altın çıkarmaya çalışmayın.” Anonim
Bu dünyada iki tür insan var dostum; silahı dolu olanlar ve kazanlar. Şimdi kazmaya başla! İyi, Kötü ve Çirkin (1966) / Sergio Leone.
Takvim yaprağı 5 Mayıs 2022 tarihini gösterdiğinde; “20 Şubat 2001 Türkiye ekonomik kriziyle” aynı doğum gününe sahip Enerji piyasası düzenleme kurulu (EPDK) “Lisanssız Elektrik Üretim yönetmeliğinde yapacağı değişikliklere dair taslak düzenlemeyi görüşe açtı. 16 Mayıs 2022’ye kadar görüş bildirimlerine açılan bu taslak düzenleme de şu yazıda (https://kaangokay.com/epdknin-lisanssiz-elektrik-uretim-yonetmeligine-dair-son-taslak-duzenlemesi-hakkinda-06-05-2022/ ) kısaca bahsettiğim önemli sayılabilecek düzenlemeler ele alınmıştı.
Sektör paydaşları o tarihten sonra sessizce yeni düzenlemenin gelmesini beklediler. Hatta bu sessizlik o kadar sürdü ki 2 ay geçtikten sonra bile hala bir ses gelmeyince sessizlik yavaştan homurdanmaya, homurdanmalar da sosyal medyadan “Millet Haho diyor, sen nerdesin, sen nerededir?”[1] şeklinde yönetmeliğin akibetini soran “Çığlık” tablosuna dönmeye başladı.
Resim 1: Çığlık (Boğuntu) Tablosu, Edward Munch, Norveç, 1895
Özellikle profesyonel iş ağı LinkedIn’de ve Whatsapp gruplarında arada sırada soranlar olsa da her ne hikmetse taslakta geçmeyen düzenlemelerin olmasını temenni eden paylaşımların yaygınlaşmaya başladığını gördük. Bazıları muhtemelen taslakta geçen OSB’deki firmaların kendi bulundukları dağıtım bölgesi olan OSB dışına da lisanssız tesis kurmalarına izin verilmesinden mütevellit; “dağıtım bölgeleri arasında mahsuplaşmanın önünde bir engel kalmadığını, böyle bir düzenlemenin gelmesinin ülke için çok önemli olacağın”dan bahsederken, 5 Mart 2022 günü TBMM Genel Kurulunda Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi görüşmeleri sırasında kabul edilen 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununun Lisanssız yürütülebilecek faaliyetler başlıklı 14’üncü maddesinin g bendi sayesinde “Belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile sanayi tesisleri ve tarımsal sulama amaçlı tesisler tarafından bağlantı anlaşmasındaki sözleşme gücünün iki katı” yenilenebilir enerji üretim tesisi kurabilmesinin[2] önemli bir devrim olduğundan bahsetmeye ve hatta nasıl olsa lisanssız yönetmelik taslağında da varken proje geliştirmeye başlamıştı bile.
Garip olan kısmı ise ilgili yönetmelik taslağı onaylanmamış olmasına rağmen bazı OSB’lerin ve hatta bu konularda pimpirikli olduğu bilinen bazı dağıtım firmalarının, yönetmelik referansı hazır olmasa da nasıl olsa kanunda yeri var diye “sözleşme gücünün 2 katına kadar” çağrı mektubu yazmaya ve/veya “OSB dağıtım bölgesi” dışına lisanssız tesis kurulması projelerini ise başvuru sırasına koymaya başladıklarına yönelik duyumların artmasıydı.
Perakende tek zamanlı enerji bedelinin büyüsü
Bu sıralarda özellikle [lisanssız] fotovoltaik (FV) temelli güneşten elektrik üretim sektörü şen şakraktı. Profesyonel iş ağlarında gün geçmiyordu ki bir personel ilanı, “maşallah” lık “ay em hayiring- İşe alıyom gardaş” etiketleri yayınlanmasın, 4 panellik dahi olsa fotovoltaik GES sistemlerinin “gururla” ve “drone” la çekilmiş videolarını yayınlayan yeni bir taahhüt firması çıkmasın, “şu sözleşmeyi de imzaladık”, “bu sözleşme de şöyle ballı”, “el sıkışmadan yaşayamam!” haberleri sosyal ağları şenlendirerek elden ele dolaşmasın. Bir bolluk, bir bereket, bir gösteri ve gösteriş savaşıyla boyanmasın her yer. Tek derdimiz bu olsun güzelim modunda en çok can sıkan konu Türk parasının korunması kanuna istinaden dolar alışverişinin zorlaşmasıydı. Bu sektörün paydaşları daha ne kadar elektrik zammı gelmeli konusunda en pahalı yemeğine iddialaşıp, her elektrik zammı geldiğinde utanmasalar havai fişek gösterileri yapacak kadar mutlu oluyorlardı.[3] Yok o kadar değil tabi; ama ne yalan söyleyeyim mutsuz olanını da görmedim.
Tabi bu yer yer görgüsüzlük niteliğinde “pr” çalışmaları, özellikle ülkemizin Paris İklim anlaşmasına dahil olmasından sonra “ver mehteri!” diyen Medya’nın pohpohlaması, hiçbir sektörde olmadığı kadar çok pıtrak gibi ortaya çıkan sivil toplum kuruluşları, uluslararası AB finansmanından 3-5 koparmaya çalışan kamu kurumlarının gazı sayesinde gün geçtikçe kör göze parmak haline gelmeye başlamıştı. Enerji sektörleri arasında adeta medyanın göz bebeği haline gelen fotovoltaik güneş enerjisi sektörü uluslararası istatistiklerle kendini enerjinin geleceği ve merkezi olarak ilan etmeye başlamıştı.
Yatırımcı açısından bakıldığında ise bu işte gerçekten para vardı. Yoğurtçu Şevket amca Bitcoin işlerinin tadı kaçınca az ötedeki komşusu mobilyacı İsmail abinin yeni yaptırdığı FV çatı GES’inin kaç para kazandığını duyunca kulaklarına inanamıyor, bir an önce “10 yıl devlet garantili” bu işe yatırım yapmaya karar veriyordu. Elektrik satış fiyatı arttıkça adeta bir para sayma makinesine dönen çatısındaki GES hepsinin gözünü boyuyor, garantili elektrik satışın “perakende tek zamanlı enerji bedeli” nin büyüsüyle, kendi elektrik öz tüketimi için getirilmiş bu düzenlemenin gerçek manasını unutmaya başlıyordu.
“Çatımda boş yer kalmasın, tesisat güç artışı yapalım, bir trafo koyalım, olmazsa şak bir trafo daha, hemi de olmazsa araziye de kurarız, o da olmazsa tanıdıkların aboneliklerini üzerime alırım onlara el altından elektrik satarım, filancanın boş çiftliğini mi kiralasam, iki beton prefabrik attık mı, üstüne de trapez çatı, sonra şak bir trafo daha, küçükbaş hayvan çiftliğine 4 geçi koyduk mu hibe de alırız la…” günlük iş yeri konuşmaları olmuştu, Yoğurtçu Şevket adeta bir uluslararası enerji uzmanı olmuş, Türkiye’nin cari açığının kendi sayesinde kapandığını düşünür olmuştu. Satın alma konusundaki başarısını, kendine göre uzay mühendisliğiyle birleştirip hatta ufaktan taahhüt (EPC) firması olmaya; üç beş biriktirdiği tasarrufunu da bu işin ana kalemi FV güneş modülü firmalarında stok tutarak değerlendirmeye karar vermişti. Yerli güneş enerisi STK’ları enerjinin demokratikleşmesiyle coşuyor, aidatını düzenli ödeyen yoğurtçu Şevket’e gözleri nemlenerek bakıyorlardı. Peki sayılar, istatistiklerin gözleri o kadar yaşlı mıydı?
Bir Avuç Dolar İçin
Yıl | Yıl içinde eklenen Lisanssız Kurulu Güç [MW] | Efektif Satış kuru USD/Ortalama TL | |
2019 (Son 6 ay) | 285.3 | 2019 | 5.681 |
2020 | 432.1 | 2020 | 7.0217 |
2021 | 650.2 | 2021 | 8.9014 |
2022 (ilk 7 ay) | 559.4 | 2022 | 15.3806 |
TOPLAM | 1927 MW |
TABLO 1: 2019-2022 arası Lisanssız GES yıl içinde yapılan eklemeler ve Dolar Kuru Ort. Satış (TCMB[4])
30772 sayılı Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinin ilk çıktığı tarih olan 12 Mayıs 2019 tarihi baz alınarak 2019 ikinci yarısından 2020 başına kadar 285,30MW; 2020 yılında 432,10MW; 2021 yılında 650,20MW, 2022 ilk 7 ayda ise 559,40MW lisanssız GES olmak üzere 1927MW lisanssız GES kurulduğu görülüyor. Bu toplamın 300MW’ık kısmının 2019 öncesi tarihli çağrı mektubu sahibi olduğunu farz edersek 1627MW’lık bir GESin 12 Mayıs 2019 sonrası çağrı mektubu alarak tamamlanmış “lisanssız” GESler olduğunu kabul edebiliriz.
EPDK raporlarına göre 2022 ilk 5 Ay itibariyle 7.230MW toplam kurulu güce sahip Lisanssız FV GES’lerin ortalama ihtiyaç fazlası elektrik satış fiyatı 1,949TL/kWh (0,1267USD/kWH)’tır. 2019 yılını referans yıl olarak alırsak aşağıda EPDK’nın aylık ve yıllık üretim raporlarından[5] derlenen tablodan da görüleceği üzere Lisanssız GES’lerin ihtiyaç fazlası elektrik satış fiyatlarının dolar karşılığı birim satış fiyatı 2019 yılında 0,1335$/kWh; 2020 yılında 0,1322$/kWh; 2021 yılında 0,1272$/kWh olmuştur. Özellikle 2019 Mayıs ayından itibaren 0,133$/kWh sabit alım garantisinin bitmesi ve yukarıda bahsettiğimiz tahmini 1627MW’lık lisanssız GES’in “perakende tek zamanlı enerji bedeli”yle TL üzerinden ihtiyaç fazlası elektrik satışı; aylık mahsuplaşmanın başlaması ve dolar kurunun ciddi yükselişi gibi nedenlerden ötürü dolar/kWH cinsinden daha ucuz hale geldiği söylenebilir.
KAYNAK TÜRÜ | 2019 YILI | ||
Kurulu Güç (MWe) | İhtiyaç fazlası olarak sisteme verilen enerji miktarı (MWh) | İhtiyaç fazlası satın alınan enerji miktarı için yapılan ödeme miktarı (TL/USD) | |
Güneş (Fotovoltaik) | 5.825,46 | 9.425.965,29 | 7.149.487.954,90TL/ $1,258,491,102.78 |
Doğal gaz | 328,66 | 0 | 0 |
Biyokütle | 75,67 | 255.486,79 | 193.082.601,11 |
Rüzgar | 70,83 | 113.558,01 | 47.248.620,77 |
Hidrolik | 8,65 | 34.437,65 | 14.298.255,13 |
Güneş (Yoğunlaştırılmış) | 0 | 0 | 0 |
Genel Toplam | 6.309,27 | 9.829.447,73 | 7.404.117.431,91 |
2020 YILI | |||
Kurulu Güç (MWe) | İhtiyaç fazlası olarak sisteme verilen enerji miktarı (MWh) | İhtiyaç fazlası satın alınan enerji miktarı için yapılan ödeme miktarı (TL) | |
Güneş (Fotovoltaik) | 6.257,61 | 10.825.501,82 | 10.048.892.854,64TL/ $1,431,119,651.17 |
Doğal gaz | 402,67 | 0 | 0 |
Biyokütle | 83,71 | 273.446,14 | 254.517.281,13 |
Rüzgar | 70,83 | 119.466,89 | 60.837.578,10 |
Hidrolik | 8,65 | 27.066,66 | 13.520.863,75 |
Güneş (Yoğunlaştırılmış) | 0 | 0 | 0 |
Genel Toplam | 6.823,47 | 11.245.481,50 | 10.377.768.577,61 |
2021 YILI | |||
Kurulu Güç (MWe) | İhtiyaç fazlası olarak sisteme verilen enerji miktarı (MWh) | İhtiyaç fazlası satın alınan enerji miktarı için yapılan ödeme miktarı (TL) | |
Güneş (Fotovoltaik) | 6.907,78 | 11.546.355,03 | 13.071.796.612,50TL/ $1,468,510,190.81 |
Doğal gaz | 463,05 | 0 | 0 |
Biyokütle | 89,11 | 250.861,61 | 293.409.784,89 |
Rüzgar | 73,08 | 118.935,99 | 78.983.193,27 |
Hidrolik | 13,98 | 34.111,11 | 22.372.517,11 |
Güneş (Yoğunlaştırılmış) | 0 | 0 | 0 |
Genel Toplam | 7.546,99 | 11.950.263,73 | 13.466.562.107,77 |
2022 İLK 7 AY | |||
Kurulu Güç (MWe) | İhtiyaç fazlası olarak sisteme verilen enerji miktarı (MWh) | İhtiyaç fazlası satın alınan enerji miktarı için yapılan ödeme miktarı (TL) | |
Güneş (Fotovoltaik) | 7.230,35 | 4,387,618.34 | 8,555,633,210.69TL/ $556,261,342.91 |
Doğal gaz | 465,22 | 0.00 | 0.00 |
Biyokütle | 89,11 | 67,916.80 | 128,494,614.71 |
Rüzgâr | 76,58 | 42,010.93 | 49,170,070.42 |
Hidrolik | 16,42 | 23,293.04 | 24,863,611.91 |
Güneş (Yoğunlaştırılmış) | 0 | 0.00 | 0.00 |
Genel Toplam | 7.877,67 | 4,520,839.11 | 8,758,161,507.73 |
TABLO 2:2019-2022 arası Lisanssız Tesis kurulu güçleri ve ihtiyaç fazlası enerji satışı
İşin özüne bakarsak 2020 yılının başından 2021 yılının sonuna kadar geçen dönemde enerji sistemine katılan lisanssız tesislerin ihtiyaç fazlası enerjiye toplam katkısı (11.546.355,03MWh-9.425.965,29Mwh=) 2.120.389,74MWh’tır. Yani anlaşılması için şöyle açıklayayım Şırnak Silopi 405MWe “fosil mi fosil” Türkiye’nin tek Asfaltit Kömür santralinin[6] 1 yıllık elektrik üretimini, ( 7546.99MWe-6309.27MWe=) 1237,72MWe lisanssız santrali 2 yılda üretememiş durumda.
Toplam enerji üretiminde egosantrik bir şekilde merkezin merkezinde olduklarını düşünen Güneş Enerjisinden lisanssız elektrik üretimi aktörlerinin toplam pay içindeki yeri yıllara sâri bir şekilde öyle çok fazla da değişmemiş görünüyor. Ne dünyanın en verimli enerji üretim metoduna sahipler, ne de 2021 toplam 329.634 Gwh enerji tüketimimizin “kendi iç tüketimleri müstesna” karşılanmasına öyle aman aman bir katkıları yok (%0,66 civarı). Tabi bu olmayacağı anlamına gelmiyor; fakat bu 2019 sonrası tesislerin kendileri için sağlayabilecekleri yarar, ülkeye sunacaklarından çok daha katma değer yaratıcı bir nitelikte.
Bir zamanlar iyi bir Fikirdin Şimdi Muhteşem Bir Hata
Resim 2: Osmanlı Tokadı İllüstrasyonu
Nitekim EPDK’da öyle düşünmüş olmalı ki, taslak yönetmelik dışında bir ekleme ve düzenleme yaparak öncelikle sızdırıl “mış gibi” yapılan yönetmelik düzenlemesiyle küçük bir nabız yoklaması ve 11 Ağustos tarihinde de resmî gazetede Lisanssız Elektrik üretim yönetmeliğinin son hali[7] ile 11098 Sayılı Kararını[8] ilave olarak yayınlayarak devletin şefkatli tokatını 2019 sonrası çağrı mektubu (izin) alan yeni nesil lisanssız GES yatırımcılarına hissettirdi. Bu tokat mermerde dövülen ellerden savrulan bir osmanlı tokatı kadar sert olmasa da birazdan anlatacağım bariz nedenlerden ötürü 2019Mayıs-2022Ağustos arasında güncel yönetmelik içeriğine bağlı olarak çıkarılan Çağrı mektupları sayesinde bitirilen 1,6GW’lık yatırımı ve tahmini 4(Dört)GW’lık (Bkz Tablo 3) planlanan yatırımıyla “ama bu acıdı ki!” dedirtecekti.
Durum/Kaynak | Biyokütle | Güneş | Hidrolik | Jeotermal | Kojenerasyon | Mikrojenerasyon | Rüzgar |
Bağlantı anlaşması aşamasında | 13,19 | 1.799,69 | 0,78 | 91,84 | 83,73 | 120,36 | |
Çağrı mektubu aşamasında | 8,69 | 1.160,00 | 5,03 | 0,40 | 43,30 | 11,79 | 49,99 |
İptal edildi | 11,59 | 811,78 | 14,26 | 0,40 | 113,02 | 31,46 | 43,68 |
İşletmeye girdi | 82,47 | 7.529,51 | 17,28 | 402,67 | 340,11 | 66,78 |
TABLO 3:2021 Yıl Sonu İtibarıyla Lisanssız Elektrik Üretimi Başvurularının Durumu (MWe)[9]
Çünkü temel yönetmeliği olması gerektiği gibi tamamen öztüketim modeli üzerine kurgulanmadığı için 2013-2019 yılları arasında o dönemki siyasi yapı sayesinde (iyi oldu kötü oldu demiyorum) bilinçli bir şekilde suistimal edilmesinin önü açılmış, elektrik ticaretine dayalı, saatlik mahsuplaşma ile işletilen ve açıkçası EPDK’nın vizyonunda sunduğu rekabetçi enerji piyasası yapısına aykırı lisanssız tesislerden sonra 2019 yılında lisanssızda yeni bir dönem açtığını belirtmiş ve özellikle 2013-2019 yılları arasında var olan yönetmelik ve bağlı tebligatları tamamen kaldırmıştı. Fakat 2019 Mayıs ayında ortaya çıkan yönetmelik eksiklikleriyle doğmuş olmasına rağmen yine barındırdığı açıklar nedeniyle öztüketim modelinin olgun yapısından ziyade yatırımcıyı elektrik ticaretinin ihtiraslı kollarına atmayı başarmıştı. 2013-2019 yılları arasında popüler avam ifadeyle “1 ampüle 1 MW lisanssız GES” ler, “Trafoya, Trafo Gücü kadar lisanssız GES” lere çok çabuk bir şekilde evrilmeyi başarmıştı.
Pandemi de ki durgun dönem ertesi, “yapısal kriz” nedeniyle hızlı ve kolay para kazanma tuzağına Bitcoin gibi metalarla alışmış yatırımcı için yeni arayışlar oluşmuştu oluşmasına; lakin pandemi döneminin yarattığı ekonomik tahribatla ve pandemi sonrası “savaş tam tamlarına” bağlı olarak baş gösteren enerji krizinin yol açtığı enerji fiyatlarındaki ani artış; “tüketim yapmadan elektrik sat; ama öztüketimli olsun” bug’ına sahip yönetmelikle kısa sürede sona ermişti. Bu nedenle bir zamanlar hiç var olmayan bir sektör için iyi bir fikir olan öztüketim temelli tesislerde elektrik satışına izin veren açık sayesinde adeta “altına hücum” başlamış; yeni bir yatırımcı oyuncağı doğmuş oldu.
Altına Hücum ve Envanterperest Kürek Satıcıları
Resim 3: Altına Hücum, 1925 tarihli Charlie Chaplin filmi
Kanun koyucu için ise her geçen gün karşılarına çıkan “boş çiftliklere çatı ges’ler, uydurma tesisat projeleri sayesinde yapılan trafo güç artışlarıyla sıfıra yakın tüketimlere sahip tesislere bağlı GES’ler” in olağanüstü ticareti haberleri sayesinde artık bu yaptıklarının Muhteşem bir hata olduğunu anlamış, 2013-2019 dönemi başvuru izdihamını önlemeye karar vermişti. İşte bu son 10 Ağustos 2022 tarihli Lisanssız Elektrik üretim yönetmeliğinin ile 11098 Sayılı Kararını düzenleyerek ikinci kez duvara toslamak üzere olan Türkiye’nin öztüketim macerasınının el frenini acı bir çığlık gibi çekmiş oldu.
Sonuç itibariyle EPDK’nın elinde 2021 yılı sonunda 61.442.093.854TL’lik (6.902.520.261USD) YEKDEM ödemesinin 13.071.796.612,50TL ($1,468,510,190.81) ile %21,2’sine neden olan bir sistem var, bu sisteme yol açan bazı siyasal kararlar var, Siyasal kararların neticesinde buradan nemalanan “kürek satıcıları” var ve tüm bu altına hücum[10] hengamesinde serbest piyasada ucuz yenilenebilir enerji üretimine engel olan bozulmuş bir piyasa yapısı var. Özellikle 2020 sonundan itibaren artan lisanssız GES’e hücum, 2021 yılında dünya genelinde ilginin de artmasıyla inanılmaz boyutlarda fiyat artışlarının “bahanesi”ni de hazırlamış oldu. Pandeminin yarattığı bozuk piyasa yapısıyla, GES’e hücumla harmanlanan güneş enerjisi santral ana ekipman ve yardımcı ekipman maliyetleri ciddi oranda yükselişe geçti.
Özellikle 2021yılından itibaren teknoloji değişikliğine uğrayan güneş paneli(modülü) üretimine ayak uyduramayan yerli üreticiler nedeniyle, gerekli teknoloji yatırımını hızlı bir şekilde öncü olarak gerçekleştiren sınırlı sayıda üretici güncel teknolojik ürününü pazarlama şansı bularak “oligopolleşme” sürecine girdiler. Güneş paneli fiyatları 2022 yılı başında 0,36USD-0,38USD/Wp iken; 2022 Temmuz ayında 0,45USD-0,48USD/Wp gibi uluslararası piyasada dahi en yüksek panel fiyatları denebilecek astronomik değerlere ulaştı.[11] FV Güneş paneli ana hammaddelerinde bu denli fiyat artışı yokken böyle fiyat artışlarının olmasının temel nedenleri arasında yoğun talep artışına karşı “arz birliği”nin kurulması, teknolojik yatırımlarını tamamlayan tesislerin kısıtlı “deneme” kapasiteleri nedeniyle üretim çıktılarını pahalıya satma isteği, yine üretimde bulunan bazı firmaların kendileri için geliştirdiği “tüketmeden üreten lisanssız GES” fırsatı projelerine yaptığı yatırımlar nedeniyle daralttığı kapasiteler sayılabilir. Tabi teknolojik değişim için yaptıkları makine yatırımlarını hızlıca geri ödeme iştahı, durgun dönemlerin acısını bir an önce çıkartma gayreti, özellikle bahane edilebilir pandemi ekonomisine bağlı tedarik zinciri yapısındaki bozukluklar ve güneş paneli/modülüne karşı ithalat önlemleri ağırlaştırıcı yan nedenler olarak sıralanabilir. (Bilmeyenler için vergisel İthalat önlemleri nedeniyle ülkemize kısıtlı sayıda güneş paneli girebilmektedir. Bu konuyla ilgili yazdığım yazı aşağıdaki linkten ulaşılabilir[12])
Güneş panelinde oluşan bu marjinal artışı 2021 yılında tüm yıl boyunca 273.378.964$ Güneş Hücresi ithal eden üreticilerin, 2022 yılı ilk 7 ayda 276.209.325$’lık ithalatla son 5 yılın rekorunu kırmasından anlayabiliriz. [13] Hücre birim alış fiyatı 0,16USD/Wp olduğu farz edilerek 2022 ilk 7 ayında siparişe dayalı üretim ağırlık olan güneş paneli üretiminde kabaca toplam (276.209.325$/0,16$/Wp) 1.726.308.281,25Wp’lik(1.727MW) ürünün siparişinin alındığını söyleyebiliriz. %5 fire oranı, Kalyon PV gibi kendi hücresini üreten firmaların da ne yazık ki dolaylı ithalat yaptığı gerçeği ve 2022 döneminde yerli modülle yapılan hibrit projeleri doğrultusunda %20 (varsayım) çıkarttığımızda tahmini ilk 7 aylık lisanssız siparişi 1.382MW civarı olmuştur. TEİAŞ verilerine göre İlk 7 ay 559,40MW lisanssız GES’in işletmeye girdiği bilindiğine ve 2021 yılında elde edilen çağrı mektubu ve bağlantı anlaşması toplamı referans alınarak 7 aylık (yılın %58) tahmini (2959,69MW*0,588- Bkz. Tablo3) 1.740,29MW çağrı mektubu ve bağlantı anlaşmasının eklendiği varsayımıyla bu düzenlemeden etkilenmesi olası toplam lisanssız tesis 1382MW+1740,29MW= 3122,29MW olacaktır.
Yıl | HS12 | HS12 adı | Ölçü adı | İhracat Miktar 1 | İhracat Dolar | İthalat Miktar 1 | İthalat Dolar |
2017 | 854140900015 | Fotovoltaik (solar) hücreler | KG | 14.125 | 1.155.687$ | 1.946.268 | 176.475.836$ |
2018 | 854140900015 | Fotovoltaik (solar) hücreler | KG | 12.671 | 625.83$ | 1.941.317 | 132.676.626$ |
2019 | 854140900015 | Fotovoltaik (solar) hücreler | KG | 20.961 | 1.062.639$ | 1.925.621 | 100.855.939$ |
2020 | 854140900015 | Fotovoltaik (solar) hücreler | KG | 44.966 | 2.609.292$ | 3.100.858 | 164.099.856$ |
2021 | 854140900015 | Fotovoltaik (solar) hücreler | KG | 634.186 | 57.347.813$ | 3.831.025 | 273.378.964$ |
2022 (7 ay) | 854142000000 | Bir modül halinde birleştirilmemiş veya panolarda düzenlenmemiş fotovoltaik hücreler | KG | 188.176 | 18.804.330$ | 3.119.114$ | 276.209.325$ |
Tablo 4: FV Güneş Modülü İthalat ve İhracat İstatistikleri
EPDK’nın yukarıdaki bilgiler doğrultusunda maliyetleri ülke bazında bu denli hızlı ilerleyen bir sektöre karşı müdahalelerde bulunması görevi gereği açıkçası gayet normal gibi duruyor. Talep artışına yetişemeyen arz nedeniyle dizginlemeyen maliyetler, stokçuluk, envanterperestlik, kalite problemleriyle dolu üretimler, biz en iyisizcilik, doğan görünümlü şahinler ne ararsan var. Üstüne bir de dolu dizgin giden trafo merkezinde yer kapma savaşları, dağıtım firmalarının yan kuruluşlarının GES taahhüt işine girmesiyle bizzat musluğun başını tutma hülyaları nedeniyle sistemde yaşatmaya başladığı tıkanıklıklar, yeraltı trafo merkezi piyasası, çağrı mektubu rüşvetleri, eften püften nedenlerle geciktirilen başvurular, kızağa çekilen dağıtım firması müdürleri, EPDK’nın bizzat içine kadar sızan o yiyor bu yiyor dedikoduları derken sizce hangi devlet birimi en büyük zarar kendine olsa da müdahalelerde bulunmaz. Devlet olması gerektiği gibi devletliğini yapmıştır ve bu karar bana göre hükümet politikası dışında, gerçek bir yürütme kararıdır. Zaten yukarıda detaylı bir şekilde anlattığım gibi ülke elektrik üretiminde bir diş kovuğunu doldurmayan; ama sistemsel olarak zaten darboğazda olan bir ülkenin yapısını bozmaya başlayan bir alana; eksantrik çözümler üretmesi gayet normaldir. “Bir avuç dolar için” sanayi merkezlerinin atıl enerji üretim merkezleri yerine, özgün kendi elektriğini üretip tüketen sanayi tesislerine dönmesi tercihinin yapılmasının eleştirilmesini ise tamamen talihsizlik olarak görüyorum. Ayrıca aslında ileriye doğru bir düzenleme olmasına rağmen, işlerine gelmediği için “uygulamalar geriye dönük” yapılmaz, “kazanılan hak kaybedilmez” düşüncesi üzerine hareket edip ilgili “tüket-üret, mahsuplaştığın kadar sat” düzenlemesine “komple” eleştiri yapmak için perde dikmenin manası yok.
Sonuç itibariyle sadece üretip lokal ağda şebekeye tahmin edilmesi güç yükler yaratan projeler yerine daha nitelikli öz tüketim projelerinin özellikle uluslararası fonlara ya da ESCO gibi finansman modellerine yönelik daha cazip geldiği gerçeği doğrultusunda da bu kararın alındığını düşünüyorum. Öz tüketim görünümlü elektrik satış modellerinde politik ve ekonomik riskler ödemelerin yürütme tarafından kurgulanan “kasa havuz sistemine” bağlı olmasından mütevellit daha yüksekken; tamamen öztüketime dayalı modellerde tasarruf üzerinden bireyin ekonomik performasına göre kurgulanan finansman şekillerinin daha başarılı olduğu görülmektedir.
Eğrisiyle doğrusuyla hayatımıza giren yeni lisanssız elektrik üretim yönetmeliğinin ülkemiz için daha özgün bir hale geldiğini düşünmekteyim. Bundan sonraki yazımda güncel yönetmeliğin sunduğu fırsatları ve özgün getirilerini değerlendirmeyi ümit ediyorum.
[1] Eğlenmek için: (6) SEN NERDESİN SEN NERDEDIR EVİN MÜZİK İLE HAHO DİYORUZ GRANİ 2022 – YouTube
[2] Lisanssız Güç sınırı haberi: https://yesilekonomi.com/sanayide-lisanssiz-guc-siniri-iki-kat-artacak/
[3] Elektrik Zammına sevinmeyle ilgili yıllar öncesinden bir yazım: Elektrik Zammına Sevinmenin Dayanılmaz Hafifliği! – (kaangokay.com)
[4] TCMB Veri merkezinden alınmıştır: https://evds2.tcmb.gov.tr/index.php?/evds/serieMarket/#collapse_2
[5] EPDK 2019-2021 Elektrik Piyasası yıllık Sektör Raporu Listesi: EPDK | Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
[6] Şırnak Silopi Asfaltit Termik Santrali: Silopi Termik Santrali (enerjiatlasi.com)
[7] Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2022/08/20220811-1.htm
[8] EPDK Kurul kararı: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2022/08/20220811-3.pdf
[9] EPDK 2019-2021 Elektrik Piyasası yıllık Sektör Raporu Listesi: EPDK | Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
[10] Yemek niyetine Ayakkabısını yiyen Şarlo’nun müthiş filmi: Altına Hücum (film) – Vikipedi (wikipedia.org)
[11] Ülkemize göre her zaman daha pahalı olan ABD’de bile p tipi perc model modül için ortalama fiyatlar 0,35USD/Wp düzeyindedir. İlgili bilgi için: PV spot price (infolink-group.com)
[12] Güneş paneli ithalatına yönelik gözetim ve ithalat hususları hakkında şu yazımı okuyabilirsiniz: https://kaangokay.com/anti-damping-ekseninde-cin-cikmazi/
[13] Güncel ithalat ve ihracat istatistikleri veritabanı için TÜİK: https://biruni.tuik.gov.tr/disticaretapp/menu.zul